Sayfalar

15 Ocak 2010 Cuma

Sideralis

Java desteği bulunan akıllı telefonlarda konum bilgilerinden yararlanarak gök cisimlerinin durumları hakkında bilgi verme amacı güden son derece başarılı bir yazlım.

Ekran Görüntüsü


DOWNLOAD

Avatar Filmini İzlemenin Sonucu

Avatar filmini izlediniz mi bilinmez; ama izleyen bazı izleyicilerin başına bakın ne geliyormuş?

James Cameron'ın Avatar'ı sadece sinema dünyasına değil bazı "film delilerinin" hayatına da yeni bir boyut katmış. Filmi izleyen bazı kişiler tasarlanan Pandora adlı dünyayı o kadar beğenmiş ki orada yaşamadıkları için depresyona girdiklerini ve hatta intiharı bile düşündüklerini söylüyorlar.

Avatar Forumu'nda "Pandoranın hayali bir evren olmasından dolayı yaşanan depresyonla başa çıkmak" başlığına binin üzerinde mesaj atılmış. Atılan mesajların bazıları şöyle:

" Bazen intihar etmeyi bile düşünüyorum. Öldükten sonra Pandora'ya benzer bir dünyada doğabileceğime inanıyorum."

" Avatarı izledikten sonra tekrar bu dünyada uyanacağım için kendimi çok kötü hissettim. Bu histen kurtulmak için birkaç gün sonra filmi tekrar izledim"


" Filmi ve filmi izlerken yaşadığım heyecanı düşünmeden duramıyorum"

Filmden hoşlanmak ve etkilenmek bir yere kadar kabul edilebilir. Ama işin bu boyuta ulaşması gerçekten anlaşılır gibi değil.

Chip

Yorumumuz:  Filmi izlemesem de o mekanların nasıl olduğunu az çok tahmin edebiliyorum.Burdan ben şunu anlıyorum.İnsanın içindeki bir sesin öyle bir yeri istemesi, insanın içinde yaratılıştan gelen bir istek ve arzudur.Bu arzu bütün insanlarda vardır.Bunu insanların kalbine yerleştiren Allah'tır.Elbette O'nun dinini kabul edip ona göre yaşayanları insanların hayal bile edemeyeceği güzellikteki Cennet'e koyacaktır.

10 Ocak 2010 Pazar

Gözde Chrome Eklentileri

Tarayıcı dünyasına farklı bir bakış açısı getiren Chrome, yayınlanmasının üzerinden 16 ay gibi kısa bir süre geçmiş olmasına rağmen bugün itibariyle dünyanın en çok kullanılan üçüncü tarayıcısı durumunda.
Chrome’u kullanan herkesin hem fikir olduğu konu; tarayıcının çok hızlı açılması ve çok sade olması. Henüz -nedense- Internet Explorer liderliğini koruyor. Firefox kullanıcıları Chrome’a geçmese bile özellikle netbooklarda hızından dolayı chrome sıklıkla tercih ediliyor.

Pek gözönünde olmasada Chrome için birçok yaşamımızı kolaylaştıracak eklenti var.

Xmarks Bookmark Sync

Bu eklenti ile yer imlerini çok daha etkili bir biçimde yönetebiliyorsunuz. Yer imlerinizi yedekleyebilir, diğer tarayıcılarınızla hatta başka bilgisayarlarla senkonize edebilirsiniz.


Shareaholic for Google Chrome

Shareaholic ile tüm sosyal ağ hesaplarınızı Chrome’da toplayıp ziyaret ettiğiniz bir sayfayı saniyeler içerisinde Facebook yada Twitter’da paylaşabilirsiniz. Eklenti; Twitter, Facebook, Digg, Reddit, LinkedIn.. gibi bir çok popüler sosyal paylaşım sitesi desteği sunuyor.



IE Tab

IE Tab, Chrome’da düzgün görüntülenemeyen sayfaları IE’yi açmadan bir Chrome sekmesi açarak görüntüleyebilmenizi sağlıyor. Tarayıcı URL yi bir çevçeve olarak görüntülüyor.

Cooliris

Firefox’un efsane eklentisi Cooliris’, şimdi Chrome ile sahnede. Web sitelerindeki -özellikle Facebook- fotoğraf ve videoları 3D olarak takip etmek hem vakit kazandıracak hem de hoş zaman geçirmenizi sağlayacak.

Akismet Faydalı Bir Yazılım Mıdır?


Akismet, Wordpress’in kurulumda ön tanımlı olarak gelen bir eklenti. Akismet’in amacı blogunuzu spam yorumlara karşı korumak. Özellikle yorum yapmak için üyelik şartı yoksa Akismet olmazsa olmaz bir eklentidir.
Önceleri fazla önemsemediğim Akismet, özellikle son zamanlar spam yorum kaçırmaması ile dikkatimi çekti. Günde onlarca spam yorum geliyor ve tümü Akismet tarafından başarıyle etiketleniyor. Size sadece -isterseniz oda- canınınız sıkıldığında spam yorumları silmek kalıyor. Vaktiniz yoksa hiç uğraşmayın Akismet 30 gün sonra siliyor.

Akismet’i aktif hale getirmek için bir adet wordpress.com üyeliğinizin olması gerekiyor. Tüm bloglarınızda aynı Api kodu kullanmanızın hiçbir sakıncası yok.

Msnde Program Kullanmadan Yeni Oturumlar Açalım

İlk önce “regedit” i açacağız.
1- Başlat’a tıkladıktan sonra Çalıştır’a tıklayıp ” regedit ” yazıp enter a basıyoruz.

2- Regedit açıldıktan sonra sol tarafta bir menü göreceksiniz. O menüden ilk önce HKEY_LOCAL_MACHINE’e tıklayın. Açılan alt bölümden SOFTWARE sonra Microsoft ve en son olarakta Windows Live bölümüne tıklayın.
Çoklu Msn
3- Alttaki resimde de gördüğünüz gibi Messenger yazan yere farenizin sağ tuşuyla tıklayıp, ekranda gördüğünüz gibi yeni bir DWORD değeri oluşturacağızÇoklu Msn
4- Oluşturduğunuz DWORD değerinin ismine MultipleInstances yazın.
Çoklu Msn
5- Daha sonra oluşturduğumuz MultipleInstances ‘a çift tıklayın. Karşınıza alttaki resimde gördüğünüz bu ekran gelecek. Resimde görmüş olduğunuz değerleri  girdikten sonra tamam’a tıklayıp çıkın.
Çoklu Msn
Bu işlemlerden sonra artık sizde birden fazla farklı msn adresinizle oturum açabileceksiniz.

Wordpress Pop Blue Teması


Burada şöyle denmiş:

Uzun süre beğenerek kullandığım Wordpress temalarından birisidir.  Sadeliği seven birisi olarak bu temaya gerçekten çok bağlandım diyebilirim. Ama ziyaretçi arkadaşlardan gelen talepler doğrultusunda daha cafcaflı bir tema oluşturmak zorunda kaldım.
Tema çok sade bir görünüme sahip, ama hiç o kadar da sade değil doğrusu. Aslında sade dediğime bakmayın, sade demekle temanın tasarımında kullanılan grafik sayısı çok az, galiba 4-5 tane grafik kullanılmış.Bunun yanında temaya bir çok eklenti de eklemiş bulunmaktayım…

Temada kullanılan eklentiler:

Online Counter: Blogunuzda online olanların sayısını, blogunuzun kaç defa ziyaret edildiğini falan gösteren eklenti.

Feedburner: RSS ile takip edilmenizi kolaylaştıran eklenti.

SiteBilgi: Eburhan ‘ın yaptığı istatistik sitesine kolay bağlantı sağlayan kısayol. Bunun için eklentiye gerek yok. Temanın yan menüsünde çıkacak olan sitebilgi resmine tıklamanız yeterli.

Feedburner mail: Blogunuzda yazıdğınız yazıların ziyaretçiler tarafından mail abonesi olarak takip edilmesini sağlayan bir özellik. Sidebar.php de bulunan kodlarda feedburner ID ’sini değiştirip kendi ID nizi eklemenizi öneririm. Yoksa Securityhome ‘u takip ederler


Google Adsense: Yan tarafta bir de Google Adsense ekledim. Kendi reklam kodlarımı koydum. Bu reklam kodunun yerine kendi kodunuzu koyunuz. Amacım doğru yere kodunuzu yerleştirmenizi sağlamaktır. Yanlış anlaşlmasın.

Google Analytics: Ayrıca Google istatistik aracının kodlarını da koydum tema içerisine. index.php ‘de bulunan kodu kend kodunuzla değiştirmeniz yeterli.

Temayı güzel günlerde kullanmanız dileğiyle. Eklenti olarak söylediklerimi wordpress.org  sitesinden arama yaparak kolaylıkla bulabilirsiniz. Eklentileri siteye yükleyip aktfleştirmeniz yetleri. Hepsinin kodları yerleştirilmiş zaten. Güle güle kullanın. Sorun olursa buradan yazabilirsiniz.

Tamayı indirmek için Buraya tıklayınız…

Temanın Demosu için Buraya tıklayınız…

Cleaner V.1 ( Autorun Virüs Sil)

Uygulama : Cleaner V.1

Amacları   : Autorun virüslerini siler , Amvo .exe virüsünü siler , gizli klasör sorunu düzeltir , saçma sapan .bat uzantılı dosyaları siler , pc temizliği yapar ( Cookies - Temp - Local Settings - Prefecth ) gibi pc deki yavaşlanmayı bir nebze olsun düzeltir.Tek tıkla açılmayan klasörleri ( C:- D: E: gibi) açar ve hatayı onarır.Çöp kutusu kaybolması, ana sayfa kilitlenmesi , görev yöneticisi sorunu gibi ufak tefek sıkıntılarıda ortadan kaldırmada kolaylık sağlar.

Boyutu   : 2 Mb.

Ekran görüntüsü :




PROGRAM İNDİRME LİNKİ 

Not : Kullanım esnasında eğerki önce temizlik yap derseniz yandaki kısımlar pasif kalacaktır . Önce sorunları uygulayın en son temizlik kısmını kullanın.

Sebeb : Temizlik esnasında Temp sildiğinden dolayı uygulamanın kayıt doslarıda Temp dizininde olduğundan onları görmüyor ve program hata verebiliyor bu gibi durumda yeniden başlatın programı sorun olmayacaktır.

Buda Online Taratma Sonucları:

SİTE 1
SITE 2

Kaynak

Trojan, Virüs ve Solucan Worm

TROJAN NEDİR?



Şimdi bazı arkadaşlar diyorki trojan virüstür. Ama aslında trojanlar virüs sınıfına girmiyor arkadaşlar. Trojanlar artık kendi çapında bir yazılım grubudur. Virüsler biz istemeden bilgisayarımıza girerler ve port açmak gibi bir özellikleri yoktur. Asıl amacı direkt olarak bilgisayarı yıkıma uğratmaktır. Aslında virüsler de ilk başta güzel şeyler için tasarlanmıştı, trojanlarda ilk başta bilgisayarlarda uzaktan yönetim için tasarlanmış programlar olup her zamanki gibi suyunu çıkarttık ve yapacağımızı yaptık insanlığın kötülüğü için kullandık. Sanırım biz insanların genlerinde var bu iyi bir şeyi sonradan kötü bir için kullanmak. Şekil bir a nükleer enerji araştırmalarından doğan nükleer bombalar. Neyse uzatmadan ve dağıtmadan konuyu trojanlara giriş yapalım. Burada amacımız trojanları geniş geniş anlatmak değil temel yapısını ve çalışma tarzını anlatmaktır.
Trojanlar genellikle sonradan bilgisayarımıza girerek, trojanın yazarı tarafından belirtilen portu açan veya yazarın belirlediği bir mail adresine veya web bölgesine yazarın istediği bilgileri aktaran programlardır. Bunlar ne olabilir?

- cookies lerimiz.
- kredi kartı numaralarımız
- key log larımız
- ekran görüntülerimiz
- dosya bilgilerimiz
- metin dosyalarımız

VİRÜS NEDİR?



Bilgisayar virüsleri, bilgisayarın çalışmasını engelleyecek, verileri kaydedecek, bozacak veya silecek ya da kendilerini Internet üzerinden diğer bilgisayarlara yayarak yavaşlamalara veya başka sorunlara neden olacak şekilde tasarlanmış yazılım programlarıdır.

İnsanlara bulaşan virüslerin 24 saatte geçen grip mikrobundan Ebola virüsüne kadar çeşitli türevleri olduğu gibi, bilgisayar virüsleri de muzip virüslerden oldukça zarar verici olanlarına kadar yeni ve çeşitli biçimlerde görülür. Ancak biraz bilgi ve birkaç koruma önlemiyle, virüslere karşı daha az savunmasız olabilir ve etkilerini azaltabilirsiniz.

Not: Bilinen virüslerin hiçbiri bilgisayarınızdaki disk sürücüleri veya monitörler gibi donanımlara zarar verme becerisine sahip değildir. Fiziksel zarar verebilen virüslerle ilgili uyarılar genelde asılsız veya yanlış bilgilerdir.
Virüsler nasıl çalışır?

Temel virüsler genelde yeterli bilgisi olmayan bilgisayar kullanıcıları tarafından farkında olmadan paylaşılır veya gönderilir. Solucanlar gibi daha karmaşık olan virüsler, bir e-posta paylaşma uygulaması gibi diğer yazılımları denetleyerek kendilerini otomatik olarak çoğaltabilir ve diğer bilgisayarlara gönderebilir. Truva atı adı verilen belirli virüsler (adlarını efsanevi Truva Atı’ndan alırlar), faydalı bir program gibi görünerek kullanıcıların aldanıp onları karşıdan yüklemelerine yol açabilir. Bazı Truva atları, beklenen işlemleri yerine getiriyor gibi görünürken bir yandan da sisteminize veya ağa bağlı diğer bilgisayarlara zarar verebilir.

Bu farklı virüs türleri ve nasıl çalıştıkları konusunda bilgi sahibi olmak faydalı olmasına karşın, en önemli nokta, bilgisayarınızı en son güncelleştirmeler ve virüsten koruma araçlarıyla güncel tutmanız, en son tehditler hakkında bilgi sahibi olmanız ve Internet’te gezinirken, dosya karşıdan yüklerken veya ekleri açarken birkaç temel kurala uymanızdır. Bilgisayarınıza bir virüs bulaştığında, virüsün türü veya nasıl bulaştığı konuları, onun temizlenmesi ve sonraki bulaşmaların engellenmesi gereğinden daha az önemsizdir.

SOLUCAN WORM NEDİR?



Solucan da, virüs gibi, kendisini bir bilgisayardan diğerine kopyalamak için tasarlanmıştır ancak bunu otomatik olarak yapar. İlk olarak, bilgisayarda dosya veya bilgi ileten özelliklerin denetimini ele geçirir. Solucan bir kez sisteminize girdikten sonra kendi başına ilerleyebilir. Solucanların en büyük tehlikesi, kendilerini büyük sayılarda çoğaltma becerileridir. Örneğin bir solucan, e-posta adres defterinizdeki herkese kopyalarını gönderebilir ve sonra aynı şeyi onların bilgisayarları da yapabilir. Bu, domino etkisinin getirdiği yoğun ağ trafiği işyeri ağlarını ve Internet’in tümünü yavaşlatabilir. Yeni solucanlar ilk ortaya çıktıklarında çok hızlı yayılırlar. Ağları kilitlerler ve olasılıkla sizin ve başkalarının Internet’teki Web sayfalarını görüntülerken uzun süreler beklemenize yol açarlar.

Solucan, Virüslerin bir alt sınıfıdır. Bir solucan genellikle kullanıcı eylemi olmaksızın yayılır ve kendisinin tam kopyalarını (olasılıkla değiştirilmiş) ağlardan ağlara dağıtır. Bir solucan bellek veya ağ bant genişliği tüketebilir, bu da bilgisayarın çökmesine yol açabilir.

Solucanlar yayılmak için bir "taşıyıcı" programa veya dosyaya gereksinim duymadıklarından, sisteminizde bir tünel de açabilir ve başka birinin uzaktan bilgisayarınızın denetimini eline geçirmesini sağlayabilir. Yakın geçmişteki solucanlara örnek olarak Sasser solucanı ve Blaster solucanı verilebilir.

Kaynak

Trojan ya da Truva Atı Nedir?

Trojanler şeklinde yazılır ve " troyın " diye okunular. Trojanler yararlı gibi gözüken bir programın içine gizlenmiş zararlı programlardır. Örneğin kullanıcı bir görünürde olan bir programı çalıştırır ancak bu sırada görünürde olmayan asıl program devreye girer.

Trojanler, saldırganın sizin sisteminize dışarıdan ulaşmasına erişebilmesini sağlar. Trojanler kendilerini sistemden bir parçaymış gibi gösterir ve sistem her açık olduğunda yada her açıldığında devreye girer. Saldırgan böylece trojan"in sağladığı imkanlarda yararlanabilir, gelişmiş trojan"ler o kadar çok fazla imkan sağlarlar ki sanki sistemin başında siz oturuyor ve kontrol ediyormuşsunuz gibi kontrol edilebilir.

Trojan kullanarak saldırganın size verebileceği zararları şöyle sıralayabiliriz :

~ Kayıt hesap bilgileriniz ve şifreleriniz.

~ İzinsiz dosyalara erişebilme

~ Sistem ekranını görüntüleyebilme

~ CD / DVD sürücünüzü açıp, kapayabilme

~ Yazdıklarını takip edebilme

~ Tuşlarınızı kilitleme ve değiştirme

~ E-mail, Msn, ICQ vb. programların şifrelerini elde edebilme

Daha fazlasını da sıralayabiliriz...

Saldırgan, sisteminize trojan yükledikten sonra sizi istediği şekilde yönetebiliyor.

Bir tojan"i sisteme sokabilmek için genellikle sosyal mühendislik yöntemi yani hedefi ikna etme yöntemi kullanılır.

Tojanler"in sisteminize gerebileceği yollar şöyledir :

~ Msn,ICQ,IRC gibi sohbet ortamları

~ Saldırganın sizin PC"nizi kullanması

~ E-posta ekleri

~ Web tarayıcısı ve e-posta yazılımlarındaki açıklar

~ Lisanssız programlar

~ Güvensiz siteler ve yazılımlar

Trojanlerden korunmanın en basit ve en sağlıklı yolu iyi bir antivirüs programı ve güvenlik duvarı kullanmaktır. Antivirüs programları çoğu popüler trojanları tanır ve çalışmadan önce etkisiz hale getirir. Ne olursa olsun antivirüs yazılımınızı devre dışı bırakmayın.

~ Emre ÇOLAK | Cyber-Security.Org

9 Ocak 2010 Cumartesi

Okul ve İşyerinden İstediğin Siteye Giriş

Bu programın daha önce 8.5 ingilizce sürümü verilmiş benim ilk paylaşımım olacak eleştriler insaflı olursa sevinirim eksigim varsa kusura bakmayın.
Ultra surf 9.9(Türkçe)Telekom,işyeri,okul engellemesi tanımaz engellemeyi deler geçer




- Telekomun Engellediği siteleri telekomu tınlamadan takır takır açar,
- Anlami; nerede oldugunuzun önemi yok ne firewaller nede sistem administratorlari sizi engelleyebilir, heryerden internete baglanabilirsiniz
- Okullar, üniversiteler ve devlet daireleri belirli siteleri yasaklarlar, yada internete erisimi tamamen engellerler,bu yazilimi kullaninca artik baska yol aramak zorunda kalacaklar
- Sosyal aglara herkes heryerden ulasabilecek mesela Orkut, Youtube, Myspace, Hi5, Facebook, Linkedin etc. (okullar ve devlet dagirelerinde %99 yasaklidirlar)
- 100% sifreleme sistemi online bankalarinkinden cok daha güvenlidir
kullanimi cok basittir.

icindeki Ultra surf 9.9.exe yi calistiralim .Bisüre bekleyelim ve InternetExplorerle gezmeye başlayalım
*Herşey Bukadar Sayfaların açılma hızına şasıracaksınız deneyin görün
* Eger proxyniz varsa ayarlayin (genelikle ofis internetleri bu sekilde baglanir, bunu bulmak icin tools>>internet options>>Connections>>LAN Settings>> orada proxy ile ayarinizi yapabilirsiniz
* Just copy that to proxy settings of Ultrasurf.
* sonrasinda bir popup acilip cince birseyler yazacaktir , sadece kapatalim
* internet exploreri acalim
* ve istediginiz siteye giriniz


http://rapidshare.com/files/101075746/ULTRA_SURF_9.9_Tuerk_e_Fuat.rar

Autocad 2009 Full

Sanırım autocad için açıklama yapmaya luzüm yok.Üstadları zaten ne kadar önemli bir program olduğunu bilirler.Tabiki önemli oluşu görecelidir.Çünkü herkesin ilgi alanı tasarım değildir.Evet programı sunuyorum:

http://rapidshare.com/files/99229256...009.part01.rar
http://rapidshare.com/files/99232286...009.part02.rar
http://rapidshare.com/files/99235171...009.part03.rar
http://rapidshare.com/files/99238576...009.part04.rar
http://rapidshare.com/files/99242569...009.part05.rar
http://rapidshare.com/files/99247283...009.part06.rar
http://rapidshare.com/files/99251214...009.part07.rar
http://rapidshare.com/files/99255739...009.part08.rar
http://rapidshare.com/files/99220157...009.part09.rar
http://rapidshare.com/files/99223054...009.part10.rar
http://rapidshare.com/files/99226301...009.part11.rar
http://rapidshare.com/files/99217323...009.part12.rar
http://rapidshare.com/files/99214362...009.part13.rar
http://rapidshare.com/files/99211413...009.part14.rar
http://rapidshare.com/files/99208643...009.part15.rar
http://rapidshare.com/files/99205846...009.part16.rar
http://rapidshare.com/files/99203277...009.part17.rar
http://rapidshare.com/files/99200589...009.part18.rar
http://rapidshare.com/files/99197066...009.part19.rar

Ekran Görüntü Kaydedicisi: Jing

Ekran görüntülerini ve videosunu kaydetmek için tasarlanmış bu yazılım sayesinde iki işlemi tek bir yazılım sayesinde gerçekleştirebilir ve videolarınıza farklılıklar katabilirsiniz.

KULLANIM

Jing’i kurduktan sonra tek yapmanız gereken yazılımın ekranınızda üst bölümünde çıkan güneş simgesindeki  'Capture' bölümüne tıklayarak ekran görüntüsü resmi mi çekmek istediğinizi yoksa ekran videosu mu çekmek istediğinizi belirtiyorsunuz ve ardından kayda başlıyorsunuz.

Ekranınızın istediğiniz herhangi bir yerinin görüntüsünü yada videosunu alabileceğiniz Jing ile ayrıca bu aldığınız resimleri veya videoları Flickr, YouTube gibi farklı sosyal ağlarda da hızlı bir şekilde paylaşabilirsiniz. Ayrıca Flickr ve YouTube dışında Screencast.com sitesine de tek bir tıklama ile gönderebileceğiniz resimlerinizi isterseniz de FTP sunucunuza tek tıklama ile yollayabilir veya e-posta ile arkadaşlarınıza yollayabilirsiniz.

SWF veya MPEG-4 formatlarında videolar çeken Jing, TechSmith’in video düzenleme yazılımı olan Camtasia Studio ile uyumlu çalışarak çektiğiniz ekran videolarını düzenlemenize de olanak tanıyor.

Önemli :Yazılımın ücretsiz versiyonunun dışında daha fazla özelliklere sahip ve ileri düzey kullanıcılar tarafından tercih edilebilecek bir PRO sürümü mevcuttur.

İNDİR

Yasak Sitelere Giriş İçin DNSler

Yasaklanmış sitelere programsız bir biçimde girmek mümkün.Bunu yapmak için dnslerden faydanalanırız.Bu konumuzda, size çalışan bazı dns adreslerini vereceğim ve bu adresleri kullanmaya başladığınızda youtube gibi yasaklanmış sitelere özgürce girebileceksiniz.

İlk önce kendi kullandığım dns adreslerini vereyim:

4.2.2.1 ve 4.2.2.2 bu dns adresleri kesinlikle çalışıyor.

Diğer dns adresleri ise şöyle:

8.8.8.8 ve 8.8.4.4

208.67.222.222 ve 208.67.220.220

4.4.4.4 ve 4.2.2.4

4.4.4.2 ve 4.2.2.3

4.2.2.3 ve 4.2.2.1


Bu dnslerden bir tanesi mutlaka çalışacaktır ve program kullanmadan internette özgürce sörf yapabileceksiniz.Unutmayın, bu dnsleri uyguladıktan sonra web tarayıcınızı yeniden başlatmayı (kapatıp açmayı) unutmayın.

Yazan: BEN

Teknoloji Hayatı

Zip Password Tool

Zip şifrelerini kıran, cracklanmış yani full bir programdır.Elbette zip şifrelerinin karmaşık olması, bu şifreleri çözmeyi zorlaştırır.Ama basit şifreleri kırmak için işinizi görecektir, tabiki doğru kombinasyonları ayarladığınız takdirde...



DOWNLOAD Link

Mutlu Yıllar, İdiot (Zararlı Yazılımlar)

Halen bu tür birçok zararlı yazılım piyasada mevcut.Özellikle de amatör internet kullanıcılarının bilmediklere sitelere girmemeleri, bilmedikleri dosyaları indirmemeleri gerekiyor.İnternette şüpheci olmak lazım...


Kendisini yılbaşı kartı gibi göstererek sistemlere bulaşması amaçlanan kötü amaçlı yazılımları görmek artık bizim için sürpriz değil.

İşte bugünün örneği, bir Zapchast (IRC bot varyantı).

"Yılbaşı Kartı" kendi "özel sürüm" Flash oynatıcısının kurulumunu gerektiriyor - flashplayer2009.exe - ki bu da kötü amaçlı yazılımdan başka birşey değil.

Hazır olduğunda İngilizce dilinde yazılmış olan aşağıdaki mesajı gösteriyor:



Bu mesaj için kullanılan dosya ismine dikkat - idiot.jpg

F-Secure Anti-virüs bunu Backdoor.IRC.Zapchast.AVL olarak yakalayıp siliyor.

Google Resim Aramasında Çıkmak

Merhaba arkadaşlar, burada google botununu ( crawler ) resim indexlemesinden bahsedeğim, umarım yararlı olur.

Bilindiği gibi google botları kaynak kodlarında indexleme işlevini gerçekleştirmektedir. Bunun için resimleriniz indexlenmez. Bu olayı şöyle düşünün bir insan mor ötesi veya kızıl ötesi ışınları göremez ama eğer ultraviyole bir gözlük kullanılırsa bu ışınlar görülebilir. Biz de google botununun resimleri indexlmesi ve buradan hit çekebilmemiz için resimleri adlandırarak, ultraviyole gibi bir işlevi gerçekleştiriyoruz.

Örnek bir resim adlandırma :

img alt="ferrari resmi" src="http://siteadi.com/ferrari.jpg"

Burada koyu kısım ile görülen yer, resimin adlandırılma işlemidir. Bu sayede resimleriniz hem hızlı indexlenecek hem de google images gibi aramalardan hit getirecektir.

Kaynak

Google Blogspot Sitemi Anında İndexlesin!

Evet başlıktan da anlaşılacağı gibi derdimiz blogspot sitemizin indexlenmesi...

 
Lütfen blogumun indexlenme süresine dikkat edin.

Aslında bu sadece blogspot için değil, başka siteler için de sorundur.Çünkü Türkiye'deki siteler hitlerini hep google yolu ile sağlarlar.Peki sitemizin hızlı indexlenmesi için ne yapmak gerekiyor?

Klasik olarak, sitenin özgün olması en azından ara sıra özgün yazılar yazılması, özgün resimler kullanılması gerekiyor.Bu yapılmazsa, google sitenize değer vermeyebilir.Bir yerden alıntı yaptığınızda, unutmazsanız, kaynağını link olarak göstermekten çekinmeyin.Çoğu site sahibi bu sebeple ziyaretçi kaybedeceğinden korkar.Halbuki herkes birbirinden aldığı yazılardan sonra altına kaynağının linkini verse, ziyaretçi kaybetmeyeceği gibi ziyaretçi kazanır.Çünkü siz bazı sitelere link verirken, aynı zamanda başkalarının size link vermesiyle ziyaretçi alacaksınız.Bunu asla unutmayın.

Aslında çabucak indexlenmek için, pek fazla bir şey yapmaya gerek yok.Sitenizi google webmaster araçlarından ya da google arama motoruna girip "add url" yazarak sitenizi google eklemek.Meta tag ile blogspot sitenizi doğruladıktan sonra içerik eklemeye başlamak...Siz ne kadar çok içerik eklerseniz, google sizin aktifliğinizi görür ve sitenize daha sık uğrar.Yeni bir içerik gördüğü zaman da hemen indexler!Mesela bu blog 1 dakika sonra indexlenir.Şaşırdınız değil mi?Ama bu böyledir.

Tekrar hatırlatayım ki, blogunuzda sadece kendinizi düşünmeyin.Siz ne kadar başka sitelere link verirseniz, başka siteler de size link verirler.Bu da ziyaretçi etkileşimi demektir.Hem hitiniz artar hem de google size daha çok önem verir.Ziyaretçinizin yüksek olması ve sürekli içerik eklemeniz, ya da kendi yazılarınızı yazmanızla google sizi anında indexler.

Blogunuza iyi bakın! :)

Yazan: BEN

Teknoloji Hayatı

Wireless İle Kablosuz Sinema Keyfi


WirelessHD topluluğu perşembe günü CES etkinliğinde iletim standardının ikinci sürümünü tanıtacak. (7 Ocak 2010)


Ev sineması için geliştirilmiş kablosuz tekniğinin 2. sürümü 28 GBit/s ile veri aktarımı yapabiliyor, HDCP 2.0′ı destekliyor, 3D televizyonlar ve 4K çözünürlükler için elverişli oluyor. Belirtmek gerekirse 4K, Full HD çözünürlüğün (1080p) dört katına denk geliyor ve şu sıralar sinemalarda kullanılıyor. WirelessHD standardı 60 Gigahertz frekans alanında çalışıyor ve böylece kısa uzaklıklarda çok yüksek transfer oranlarına ulaşabiliyor.

Gelecekte WirelessHD üzerinden internet erişimi de mümkün olacak. 2.0 sürümü destekleyen WirelessHD cihazlar geriye dönük uyumluluk da sunuyor. Dolayısıyla ilk nesle ait mevcut cihazlarla da bağlantı kurulabiliyor.

WirelessHD’nin arkasında aralarında Broadcom, Intel, LG, Panasonic, Philips, NEC, Samsung, Sony ve Toshiba’nın da bulunduğu 50 firma var. Topluluk, WirelessHD 2.0′ı kullanan ilk cihazların ne zaman çıkacağını açıklamadı.

8 Ocak 2010 Cuma

İran Çok Yakında Yerli Uydu Fırlatıyor


İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, İran’ın ileri teknoloji uydularının yakın gelecekte uzaya fırlatılacağını söyledi.

Türkmenistan’da mukim İranlılarla görüşen Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, değişmekte olan bugünkü dünya şartlarında epmeriyalistlerin kültür ve politikası çıkmaza girdiğini, artık hiçbir yeri de olmadığı söyledi.
Dünaya üzerinde egemen olan düzenin politikaları da çıkmaza girdiğini konuşmasına ekleyen Ahmedinejad, Afganstan’da askeri gücün artmasıyla hiçbir yere varamayacağını NATO’nun çamura saplandığını belirtti.
Ahmedinejad, İran’ın konumuna işaret ederek, İslam devrimi öncesinde dünya denklemlerinde hiçbir konumu olmayan ve Amerika’nın takipçisi olan İran’ın bugünkü dünyadaki konumu çok önemli ve güçlü olduğunu, ekonomik alanlarda büyük ilerlemeler sağladığını ayrıca, yurt içinde ve yurt dışında İran’lı uzmanlarca büyük başarılara imza atıldığını kaydetti.

Konuşmasının diğer bölümünde İran’ın ilim alanındaki başarıları hakkında konuşan Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, İslam Devrimi yıldönümü olan Fecr günlerinde İran’ın yeni ileri teknoloji uyduları görücüye çıkacağını ve gelecek yılda da uzaya fırlatılacağının haberini verdi.

İran'ın dünyada Amerika gibi bir devlete kafa tutan tek devlet olması, gerçekten şaşırtıcıdır.Üstelik bağımsız bir şekilde kendi ilim adamlarıyla teknolojilerini geliştirmeleri takdirlik bir olaydır.Darısı Türkiye'nin başına...

Paint.NET 3.35 Resim Düzenleme ve Tasarım Programı

Paint.NET ücretsiz bir resim düzenleme ve tasarım aracıdır
Sınırsız geri alma özelliği bulunur katmanlı çalışma stilini benimser
Şık bir arayüze sahiptir
Painte alternatif olarak düşünülmüştür ancak gelişip çok daha nitelikli bir programa dönüşmüştür



İndirmek İçin:

http://www.dotpdn.com/files/Paint.NET.3.5.Install.zip

Önemli Not : Programın çalışması için netframework gereklidir.İndirmek İçin:

http://download.microsoft.com/download/a/3/f/a3f1bf98-18f3-4036-9b68-8e6de530ce0a/NetFx64.exe

Photo Filtre 6.3.2 (Photoshop Benzeri Program)

Photoshop benzeri bu program hem boyutu çok küçük hemde photoshop çok karışık diyenler için iyi bir program...

photoshop, photofiltre, program

İndirmek İçin:

http://photofiltre.free.fr/utils/pf-setup-en.exe

Türkçe dil dosyası için:

http://photofiltre.free.fr/utils/TranslationTR.zip

Domain ve Hosting Nedir?

Alan adı (domain name) nedir? Neden alan adına ihtiyaç var?

Alan adı (domain name) web sitenizin internetteki adı ve adresidir. Bu adres olmadan internet kullanıcıları web sitenize ulaşamazlar. Örneğin şu anda gezmekte olduğunuz sitenin alan adı tevhidkalesi.com'dur. Alan adları ip adresi denilen, bilgisayarların birbirini tanımasını sağlayan numara sisteminin daha basitleştirilmiş ve akılda kalması için kelimelerle ifade edilmiş halidir. Örneğin teknolojihayati.blogspot.com alan adını adres çubuğuna yazdığınızda Internet bu alan adını önce ip adresine çevirir, daha sonra sizi bu ip adresine sahip bilgisayara yönlendirir. Dolayısıyla web sitenizi ziyaret etmek isteyecek kişiler ip adresinizi bilemeyecekleri için bir alan adı alarak sitenize daha kolay ve akılda kalıcı bir adres belirlemelisiniz. Alan adı almak için bir alan adı kaydı yapan bir siteye (domain register) gidebilir (örnek: ihs.com.tr) firmanızdan sizin için bir alan adı kaydetmesini isteyebilirsiniz.

Alan adınızı aldıktan sonra hosting şirketlerinden bir paket almanız gerekiyor. Bu paketi aldığınızda size gerekli DNS ayarları verilecektir. Sizin yapmanız gereken işlem ise, alan adınızın ayarlarına girip hosting şirketinin verdiği DNS ayarlarını girmek.

Örnek:

Primary DNS Server : ns1.agoradns.com
Secondary DNS Server : ns2.agoradns.com

Web Hosting Nedir?

Bir web sitesi kurmak istiyorsanız, yayınlamak istediğiniz sayfaların, resimlerin veya dökümanların internet kullanıcıları tarafından erişebileceği bir bilgisayarda durması gerekir. Bu bilgisayar sizin evdeki bilgisayarınız olamaz, çünkü gerekli program ve donanımınız varsa bile bilgisayarınızın internet bağlantı hızı bu iş için oldukça yetersiz kalacaktır. O sebeple internette site yayınlamak için özel olarak üretilmiş, internet omurgasına çok hızlı bağlantısı olan, yüzlerce kullanıcıya aynı anda hizmet verebilecek bir bilgisayarda (sunucuda) yayınlamak istediğiniz dosyaların saklanması gerekir. İşte web sitenize ait dosyaları saklayan ve internet kullanıcılarının erişimine sunan bu bilgisayarlara web sunucusu (web server), bu veri saklama ve yayınlama işlemine de web hosting denir. Web hosting işini yapan yüzlerce firma ve her firmanın size uygun olabilecek farklı boyutlardaki hosting paketleri vardır.

Web Sitenizi Tanıtmak İçin Güzel Öneriler

Websitenizin tanıtımını yapabileceğiniz 15 farklı yöntem.

1. Sosyal Media siteleri Digg, Reddit, Delicous, Oyyla, Tusul buralara linklerinizi ekleyerek güzel backlinkler ve ziyaretçi çekebilirsiniz.

2. Forum sitelerinin imzalarını kullanarak güzel backlinkler elde edebilirsiniz.Özellikle populer birisi iseniz forumlarda sitenize yüzlerce ziyaretçi çekebilirsiniz.

3. Bloglara yorum yaparak.Anahtar kelimenizle alakalı bloglara yorum yaparak güzel beacklinkler elde edebilirsiniz.Dofollow bloglar bulursanız hem pagerank hemde hızlı indexlenme olarak geri dönüş sağlarsınız.

4. Article directoryler, özellikle yabancı dilde yayın yapan siteleriniz.Ezine articles vs.

5. Google da ya da Facebook ta veya Yahoo da gruplar kurarak sitenizin tanıtımını yapabilirsiniz.

6. Twitter gibi micro blog sitelerinde kısa url ler halinde sitenize hit çekebilir rahatlıkla tanıtımını yapabilirsiniz.Yalnız çok aktif bir Twitter kullanıcısı olursanız sizi takip eden binlerce kişinin sitenize hücum etmesiniz sağlayabilirsinz.

7. Tecnorati ye üye olarak blogunuzun tanıtımını yapabilirsiniz.

8. Toplistlere, Directoryler e sitenizi uygun kategorilere ekleyerek tanıtımını yapabilirsiniz.

9. Rss beslemelerini kullanarak.

10. Arkadaşlarınıza söyleyerek yada toplu mailler göndererek.

11. Tanınmış bloglara yada sitelere reklamınızı vererek.

12. Youtube ve diğer video sitelerine sitenizi tanıtan videolar ekleyerek.

13. Templateler yaparak bunları paylaşarak.

14. E-book yazarak.

15. Paranız varsa Tv reklamı vererek.

Bu 15 farklı yöntemle sitenize hem backlink hemde ziyaretçi çekerek sitenizin tanıtımını yapmış olursunuz.

Super Ad Blocker (Reklam Engelleme Programı)

Super Ad Blocker adından da anlaşılacağı gibi her türlü reklamı engellemeye yarayan bir programdır. Her türlü reklamları (yeni çeşit reklamlar dahil) engeller. Can sıkıcı pop-up pencerelerini flaş (flash) eklentili reklamları casus yazılım (spyware) içeren reklamları mesajcı/haberci reklamları ve dahasını engeller! Bunun dışında spyware ve adware uygulamalarını da önler. Program ile reklam engellemenin pasif olacağı web sitelerini belirleme olanağınız bulunuyor.



Yazılımın Genel Özellikleri
# Reklam Engelleme
Super Ad Blocker her türlü reklamları engeller. Engellediği reklamlar :
- Pop-up reklam pencereleri
- Flaş (flash) eklentili reklamlar
- Zengin medya formatındaki reklamlar
- Windows mesajcı/haberci reklamları
- Spyware/Adware içeren reklamlar
- GAIN/Gator içerikli reklamlar
- Arama motorlarında bulunan reklamlar

# Spyware/Adware Engelleme ve Kaldırma
Super Ad Blocker 1500'ün üzerinde Spyware (casus yazılım) Adware (reklam) Trojan (truva atı) Hi-Jacker (tarayıcı giriş sayfasını değiştiren yazılım) ve dialer (telefon faturasını yükselten yazılım) uygulamalarını engeller ve kaldırır. İsteğiniz doğrultusunda tarama yapılır ve bulunan zararlı öğeler sisteminizden kaldırılır.

# Gelişmiş Gizlilik Temizleme
Super Ad Blocker iz bırakmamanız ve gizliliğinizi korumak için bazı öğeleri temizleyebilir. Bu öğeler :
- Tarayıcı çerezleri (cookie)
- Tarayıcı önbelleği (cache)
- Ziyaret edilen sayfa geçmişi
- URL (adres) geçmişi

# Otomatik Güncelleme
Super Ad Blocker otomatik güncelleme özelliğine sahiptir. Son çıkan spyware adware trojan vb. zararlı dosyalara karşı korunabilmeniz için belli zaman dilimlerinde otomatik güncelleme yapar. Böylece son çıkan zararlı dosyalara karşı korunabilirsiniz.

# Asla Müdahale Yok
Super Ad Blocker asla e-postalarınıza çevrimiçi sohbetlerinize banka işlemlerinize ve internette gezinmenize müdahale etmez.

# Ses Çalma ve Engellenen Reklamları Görüntüleme
Super Ad Blocker can sıkıcı pop-up pencerelerini engellediğinde ses çalar. İsterseniz ses çalma özelliğini pasif hale getirebilir daha sonra tekrar aktif hale getirebilirsiniz. Bunun yanı sıra engellenen reklamları numaralandırılmış bir şekilde görüntüleyebilirsiniz.

Desteklenen Tarayıcılar
# Internet Explorer 5.0 ve üstü
# Mozilla Firefox
# AOL 8.x ve üstü
# MSN

Yazılımın Bu Sürümündeki Değişiklikler
# IE7 için Windows Vista desteği eklendi.
# Yahoo AOL ve MSN Messenger reklam engellemesi geliştirildi.
# MSN Premium ile uyumluluk geliştirildi.
# Flash ve DHTML reklamlarının yeni stilleri için reklam engelleme geliştirildi.
# Casus yazılım engelleme tanımlamaları güncellendi.

Boyut: 5.17 MB

Download

Sandisk MP3 Player İpod'a Rakip


Sadece kibrit kutusu kadar; 15 saat pil ömrü...

Sadece kibrit kutusu kadar; 15 saat pil ömrü var: iPod shuffle'ın en ciddi rakibi ile tanışın.

SanDisk, Sansa Clip+ ile sabitleme klipsi olan çok ufak bir MP3 çalar tanıttı. Üreticiye göre cihaz bir kibrit kutusundan daha büyük değil ve 15 saatlik pil süresi sunuyor.

Ebatlar ve donanım, cihazın direkt Apple iPod shuffle ile rekabet edeceğini gösteriyor. Fakat iPod shuffle'ın aksine SanDisk'in ürününün radyosu ve OLED ekranı da var. Sansa Clip müzik depolamak için 2, 4 ve 8 GB bellek seçenekleriyle sunuluyor. Bununla da yetinmeyenler depolama alanını bir microSD kart ile genişletebilir.

Yeni SanDisk Sansa Clip+ sonbahardan itibaren iki farklı renkte sunulacak. Fiyat, kapasiteye göre 45 ila 75 Euro arasında değişecek.

Kaynak

Yüksek Seste Müzik Dinleyip Sağır Olanlar

İpod sağır ederse sonuç ne olur?Kulak içine giriyor, 120 desibel ses veriyor, 12 saat gidiyor. Peki suçlu kim? İşte cevabı...

Bir Amerikan mahkemesi, uzun süredir devam eden davayı bitirdi.Mahkemeye göre yüksek sesle müzik dinleyip de kulaklarına zarar verenler, yaptıklarından kendileri sorumlu, iPod'un üreticileri değil.


Çamaşır makinesinde kedi yıkamaz ya da mikrodalga fırında kurutmaya kalkmazsınız değil mi? Ya da kulak kiri matkap ile çıkartmaya çalışmazsınız? Ama Amerikalılar yapıyor.

Amerika'da insanlar teknolojik ürünleri kendilerine zarar verecek şekillerde hatta akıl almaz derecede saçma şekillerde kullanıp, ardından şirketlere sorumluluğu yüklüyor. Uzun zamandan beri Amerikan yargı sisteminin "kanseri" olarak görülen bu tür tazminat davaları, popüler kültürün her alanında eleştiriliyor.

Bu temyiz isteğinin reddi de sağduyunun bir zaferi. Hakim, iPod'un yüksek ses verebilen ve saatlerce dinlenebilen bir ürün olarak satıldığını, kullanıcı kulaklarını bozacak kadar yüksek sesle dinlediyse bunun kendi hatası olduğunu belirtiyor.

Kaynak

10 Yıl Önce ve Günümüzde Müzik Dinleme Cihazları

10 Yıl önce nasıl müzik dinliyorduk?

Taşınabilir müzik çalarlar tarihinden bir sayfa, tam 10 yaşında! Ama göründüğü gibi değil...



MP3 çalar tarihinden bir sayfa, 2000 yılından kalma bir Creative Nomad Jukebox görüyorsunuz. Bu CD şekilli MP3 çalar, MP3 formatında müzikle dolu CD'leri çalan modellerden değildi.

6GB sabit diske sahip olan bu model USB 1.1 bağlantıya sahipti ve bu kapasiteyi doldurmak saatler alıyordu. Günümüzde USB 2.0 ile 1TB sabit diski doldurmak gibi düşünebilirsiniz. Fiyatı ise 420 dolardı! 2001 yılında 300 dolara kadar düşmüştü.

Zamanla kalkan özellikler

2000 yılı için gayet iyi özelliklere sahip bir model. Günümüzde ufacık USB bellek MP3 çalarlar daha büyük kapasiteye sahip ve çok daha ucuz.




Bu eski modelde sabit disk olduğu için sarsıntılara karşı da 5 dakika uzunlukla bir kısmı ön belleğinde tutuyordu.

Stereo giriş ile kayıt imkanı, 4 noktadan surround ses için çift stereo çıkışı, WAV ve WMA desteği vardı. Bu özelliklerin çoğuna günümüzde gerek görülmüyor.

2010 yılında 10 yıl öncesinin teknolojisi kimileri için nostalji, kimileri için ise oldukça şaşırtıcı! Daha da öncesini, en önemli taşınabilir müzik çalar olan Walkman'leri galerimizde görebilirsiniz...

Kaynak

Photoshopta Brush Yapımı

1-İlk önce istediğimiz boyutta bir sayfa acıyoruz ve yazımızı Yazıyoruz ( ıstedegınızı Yapabılrısınz Karalayabılırsınız neyı fırca Yapmak istiyorsanız oyle yaparsınız)


2-edit>define brush present Yapıyoruz


3-Şimdi çikan pencerede Brush ismini belirliyoruz ve OK e Basıyoruz




4- Ve Brush Yaptık. Artık Brushlardan Yaptığımız Brush Seçerek Kullanabiliriz



Windows 7 İçin Uyumlu Anti-virüs Programları

Duyurulan Windows 7 uyumlu antivirüs yazılımları Kaspersky , Norton, ve AVG. Şimdi biz Microsoft’un verilerine değil de kendi deneyimlerimize göre oluşturduğumuz listemize bir bakalım.

AVG Anti-Virus Free Edition

AVG Anti-Virus Free Edition (Ücretsiz versiyon) Windows 7 ile tam uyumlu. Zaten Microsoft’un önerdiği 3 yazılımdan da biri. Ayrıca AVG kullanırsanız Action Center denilen panelde görüceksiniz ki AVG, Anti-Spyware koruması da sağlıyor, ve Windows sizi sadece 1 Anti-Spyware kullanmanız ve Defender veya AVG’den birinin Anti-Spyware korumasını kapatmanız konusunda sizi uyarıyor.

Avira AntiVir Personal Edition
Avira’da diğer bir ünlü ücretsiz antivirüs çözümü. Bu program da Windows 7 ile uyumlu.

Norton AntiVirus 2009
Norton için herhalde herhangi bir açıklamaya gerek yok. Hemen her bilgisayar kullanıcısının yakından tanıdığı Norton’un 2009 sürüm Antivirüs programı da Windows 7 ile uyumlu. (Zaten Microsoft tarafından da önerilen yazılımlardan biri)

Avast! AntiVirus Home
Yine çok kullanılan ve başarılı bir antivirüs yazılımı Avast!. Avast için söylenecek pek birşey yok. Bu popüler program da Windows 7′de problemsiz çalışıyor. (AVG gibi Avast’ta da Anti-Spyware koruması mevcut.)

Microsoft Windows Live OneCare: UYUMSUZ
Bu herkes için şaşırtıcı bir durum olabilir ama bu kadar üçüncü parti yazılımın içinde Microsoft’un kendi virüs koruma yazılımı OneCare Windows 7 ile çalışmıyor. Program Windows 7 sisteme işletim sistemini desteklemediğinden yüklenemiyor bile.
Aslında zaten Haziran 2009′da satışı durdurulucak olan OneCare için bu durum çok da sürpriz değil. Microsoft OneCare yerine ücretsiz bir alternatif program çıkarmayı düşünüyor.

Kapersky Anti-Virus 2009
Microsoft’un resmi listesinde olan bir diğer antivirüs olan Kaspersky Windows 7 ile sorunsuz çalışanlardan.

McAfee VirusScan: UYUMSUZ
Kendim denemedim ama kullanıcı yorumlarından anladığım kadarı ile McAfee Windows 7 üzerinde çalışmıyor. McAfee kullanıcısıysanız Windows 7′ye geçerken ya farklı bir programa yöneleceksiniz ya da biraz daha bekleyeceksiniz.
Windows 7 ile çalışan diğer Anti-Virüsler
Windows 7 ile çalıştığı belirtilen diğer antivirüsler ise şöyle:

  • PCGuard Anti-Virus
  • ESET Nod32 Anti-Virus
  • Microsoft Forefront Client Security (Enterprise)
Not: Bu yazıda Windows 7 ile uyumlu olduğu söylenen yazılımlar sadece Windows 7 üzerinde kurulabilen ve çalışabilen yazılımlardır. Uzun süreli test imkanı olmadığından bu programların Windows 7 üzerinde hiçbir problem çıkarmadan çalışacağını garanti etmek imkansız. Bunun için deneyip görmeniz gerekiyor.

Fotoğraf Makinesi Alırken Fiyatlara Dikkat!

Genelde iyi bir fotoğraf makinesi almak isterseniz, bu makinelerin fiyatlarının yüksek olduğunu görürsünüz.Fotoğraf makinelerinin sık sık değiştirilmesi, makine ile uyum sağlamak açısından iyi olmayacağından, hem performansı en iyi hem de fiyatı en ucuz makineyi herkes tercih eder.


Fotoğraf makinelerinin performanslarını takip etmek oldukça kolaydır.Makinenin özellikleri ve makineleri kullananların yorumlarına bakılarak makine hakkında detaylı bir bilgiye sahip olmak mümkündür.Ama fiyat konusunda aynı şeyleri söylemek imkansızdır.Bu nedenle düşük fiyatlı ve güçlü bir performansa sahip, fotoğraf makinesi almak istiyorsanız birkaç tavsiyem olacak.


1. Garantili bir ürün istiyorsanız, garantili ürünlerdeki fiyat aralığının pek fazla oynamadığını belirtmek isterim.Ancak çok iyi bir araştırma yapılırsa, 50-100 lira arasında bir indirim yakalabilir.


2. Makineye çok iyi bakacağınızı düşünüp garantisiz bir ürün almak istiyorsanız, oldukça düşük fiyatlarla karşılaşacağınıza emin olabilirsiniz.100-300 lira arasında düşüş gösteren fiyatlar, belki de istediğiniz dijital makinenin bir üst versiyonunu satın alabilmenize olanak sağlayacak.


Garantili ürünler genellikle mağaza ürünleridir.Bu yüzden onları gerçek hayatta bulabileceğiniz gibi, sanal ortamda da bulabilirsiniz.Ama sanal ortamda arama yaparak almak, daha ucuz alma imkanını elde etmek demektir.


Garantisiz ürünleri genellikle internet ortamından siprariş edebilirsiniz.Bu gibi ürünleri almak için, gittigidiyor.com gibi online alışveriş sitelerini kullanabilirsiniz.Unutmayın, ürünü alırken satın aldığınız kullanıcılarıa yapılan yorumlara ve aldığı yıldızlara dikkat edin.Böylece ürünleri sorunsuzca alacağınızdan emin olabilirsiniz.

Yazan: BEN 
Website

Güzel ve Çirkin İnsanlar

Sadece "güzel insanları" kabul eden garip siteden, "çirkinleştiklerini" düşündüğü üyelere soğuk duş.

5000 kişi artık güzel değil...

Sadece güzel insanları, var olan güzel üyelerin oyları ile siteye kabul eden BeautifulPeople.com adlı ünlü internet sitesinde yaprak dökümü. Site yöneticileri yılbaşı döneminde çektirdikleri fotoğrafları sitedeki hesaplarına koyan ve aldıkları kilolar veya çekici olmayan pozları nedeniyle 5000 üyenin üyeliklerini askıya aldı. Üyelikleri askıya alınanların büyük kısmı ABD ve Kanadalı bir kısmı ise İngilizlerden oluşuyor.

Site yöneticileri özellikle yılbaşı dönemindeki ziyafetler de yemeği fazla kaçırıp kilo alan üyelerin artık eskisi kadar güzel görünmeyebildiğini açıkladı. Bahsi geçen 5000 üye geri kalan 550 bin üye tarafından tekrar oylamaya tabi tutuldu ve sadece birkaç yüz tanesi yeniden siteye kabul edildi. Büyük kısmı ise kendilerini tatil coşkusuna kaptırıp cazibelerini yitirdikleri gerekçesiyle artık siteye erişemiyorlar.

Kaynak

Yorum: Güzellik deyince şehvet anlayan zihniyeti protesto ediyorum.Bu zihniyetin hayatında libidodan başka bir şey bulunmaz.Dolayısıyla insanlık mertebesine asla çıkamayıp, hayvanlardan aşağı bir hayat yaşamaya mahkum olurlar.Modern hayatın kendini tatmin etmek isteyen maymunları...

7 Ocak 2010 Perşembe

Teknoloji, Bilgi ve Bilim Çağında Tüketim

Başlığa bakınca aklınıza hemen gıda maddeleri gelmedi umarım.Çünkü tüketmek sadece onlara mahsus bir şey değildir.Üretilen her şey aynı zamanda tüketiliyor demektir.Yani gıda maddeleri nasıl midemiz aracılığyla tüketiliyorsa, teknoloji ve bilim maddi hayatımızda, bilgi ise zihinlerimizde tüketiliyor.

Peki bu tüketimin bizlere faydası ve zarar var mıdır?Varsa bunlar nelerdir?

Elbette bu soruların cevabı kişiye göre değişir.Bazı insanlar kendilerini bu üçlüye (teknoloji, bilim ve bilgi) o kadar kaptırıyorlar ki, onların kölesi ve hatta kulu oluyorlar.Onlarsız yaşayamacaklarını iddia ediyorlar.Halbuki insan olmazsa bunların hiçbir kıymeti yoktur.Bunlar insanın hayatına bir şeyler katmak için var olan şeylerdir.Bu üçlüyü, böyle anlayıp, onların efendisi olduğumuz zaman onlar bize hizmet edeceklerdir.Aksi halde, şerefli ve onurlu olan insan, bunlara köle olup, onlara eski çağ insanlarının putlara taptıkları gibi tapacaklardır.

Şüphesiz Müslüman bir ülkede yaşıyoruz ve bizler de Müslümanlarız.Bu açıdan da batının tükettiği gibi bir tüketim anlayışı, bizim geleneğimizde olmamalıdır.Bizler bu konuda israftan kaçmalı, bu üç nimeti en faydalı şekilde kullanmaya bakmalıyız.Tersi durumda, biz onları tüketmek yerine, onlar bizim hayatımızı tüketecektir.Bunu yaparken de size haber vereceklerini sanmayın.Eğer onların efendisi olmazsanız, onlar sizin gizli efendiz olacaklardır.Bunu istemezsiniz değil mi?

Son olarak, bizlere teknolojiyi sunan bilim insanlarına teşekkür ediyoruz.Ama şunu da unutmuyoruz ki, bizlere bu nimeti veren asıl varlık Allah'tır.Allah'a da sonsuz şükürlerimizi sunuyoruz.Çünkü teşekkür edilmeye layık olan bilim adamlarından, daha layık olan varlık Allah'tır.Bilim adamlarının kullanması için hammaddeyi o yaratmıştır ve onlara aklı veren de O'dur.Hayatınız teknolojisiz geçmesin :)

Yazan: BEN
Kaynak: Burası

Ucuz Dijital Fotoğraf Makinası Fırsatları

Satışla hiçbir alakam olmayıp, bilgilendirme amaçlı konuyu paylaşıyorum.İhtiyacı olan alabilir, ihtiyacı olmayan bakabilir :)

Neredeyse tüm teknoloji ürünleri her geçen gün biraz daha ucuzlamaktayken Dijital Fotoğraf Makinaları ise belli bir fiyatın altına düşmüyor. Sürekli megapiksel artışı yapılıp düşük megapikselli cihazlar piyasadan kaldırılıyor. Markalı cihazlar için fiyat tabanı yaklaşık 200 TL civarında. Bu yazımızda 200 TL’nin altındaki en uygun dijital fotoğraf makinalarından birkaç örnek vereceğiz.

1. Seçenek: Kodak Easyshare C160

Image1

Genel Özellikleri:

  • 9.2 Megapiksel
  • 3x Optik, 5x Dijital Yakıınlaştırma (zoom)
  • 2.5″ LCD Ekran
  • 16 Çekim, 3 Renk Modu, ISO-1250
  • Sesli Video Kaydı, Bulanıklık Önleme, Yüz Algılama vs.
En Uygun Fiyat:

160 TL (Kargo Dahil)

Gittigidiyor.com (Eğer satılmış ise sitede aratın)

Ürün Amerika’dan 1 yıl uluslararası garantili, Refurbished (*) olarak adresinize gönderilmekte. Yanında 15$ değerindeki Case Logic taşıma çantası da hediye olarak geliyor. Teslimat süresi yaklaşık 3 gün (Fedex ve MNG Kargo ile)
*  ”Refurbished” Kodak ürünler ABD deki Sears, J&R gibi büyük satıcılarından stok fazlası, sezon fazlası, değişim veya iade gibi sebeplerle gelen ürünleri fabrikalarında sıfırlayarak yenisi ile aynı garanti altında sunmaktadır.

2. Seçenek: HYUNDAI DC-8367

HYUNDAI-DC-8367-Digital-Fotograf-Makinesi-8-0-MP__18268215_0Genel Özellikleri:
  • 8 Megapiksel
  • 3x Optik, 4x Dijital Yakınlaştırma (zoom)
  • 3″ LCD Ekran
  • Görüntü Sabitleyici, Türkçe Menü
  • Sesli Video Kaydı (640×480)
En Uyfun Fiyat:

157 TL (Kargo Dahil)

Teknolojix

Bu iki fırsattan marka, kalite ve özellik olarak Kodak daha öne çıkıyor. 200 TL altında bir fotoğraf makinası arıyorsanız şu an için en uygun seçenekler bunlar.

Google Keywords (Google Optimizasyon)


Good Keywords bir arama motoru optimizasyonu yazılımıdır.

Good Keywords ile web siteniz için anahtar kelime tavsiyeleri alabilir, anahtar kelime grupları oluşturabilir, sitenizin link popülasyonu gibi bilgilerine bakabilirsiniz.

Program diğer arama motoru optimizasyonu programlarına nazaran yalnızca anahtar kelimelere odaklanmış ve çeşitli anahtar kelime varyasyonları bulmada uzman bir program diyebiliriz.

Programı "Check For Update" seçeneği ile yeni sürümü çıktığında güncellemeniz mümkün.

DOWNLOAD

Teknolojik Kavramlar


3G: Daha geniş bir frekans bandından gerçekleştirdiği yüksek hızda veri transferi sayesinde, geniş bir multimedya içeriği sağlayan teknoloji.
802.11a: Uluslar arası Elektronik Mühendisleri Birliği tarafından belirlenen ve kablosuz bağlantılara getirilmiş olan bir standart.
A2DP (Gelişmiş Ses Dağıtım Profili): Bluetooth üzerinden müziklerin stereo olarak dinlenmesini sağlayan standart.
Active Notifications: Microsoft’un haberleri, e-postaları ve ajanda güncellemelerini gerçek zamanlı olarak algılanabilmesini sağlayan programı.
ActiveSync Yazılımı: Windows yüklü cihazları outlook ile senkronize etmek için kullanılması gereken program.
Ambilight: Ortam ışığını içeriğin keyfîni tam olarak çıkarabilmeniz için görüntü kalitesine uygun olarak yansıtan teknoloji.
ATI X1600 Grafik Kartı: iMac’ın yeni grafik kartı.
AVCHD: Yüksek etkiye sahip codee teknolojilerini kullanan, 1080i ve 720p sinyallerini kaydetmek için kullanılan bir HD dijital video kamera formatı.
AVRCP (A/V Remote Control Profile-A/V Uzaktan Kontrol Profili): Ses kontrolünü ya da bir sonraki şarkıya geçme ayarını kulaklık üzerinden yapmaya olanak tanıyan teknoloji.
Blu-Ray: Yeni nesil optik disk formatı.
Boot Camp: Intel tabanlı Mac’lerde Windows’dan boot etmeye olanak sağlayan uygulama.
Brightcapture: Yüzde 80 karanlık ortamda net ve parlak fotoğraf çekimi yapmanızı sağlayan teknoloji.
CCD (Charge Coupled Device): CCD kameranın ışığı alan kısmıdır. 3CCD, kameranın uçana renk olan kırmızı, yeşü ve mavi (RGB) İçin ayrı bir CCD göz özelliği olmasıdır. Gelen ışık üç ana renge ayrılır ve renkleri ayrı olarak ele aldığından; daha gerçekçi ve parlak görüntüler elde edilir.
CF kart (Compact Flash Card): Resim, müzik, ses ve yazı kaydetmenize olanak sağlayan kartlar.
Connect Four: Yuvarlak taşlan yan yana, üst üste yada çapraz şekilde dizerek dört tane aynı rengi bir araya getirmeye çalışarak oynanan oyun.
Connect Media DR+: Yeni Loewe Concept serisinin İçinde 160 GB’lık sabit kaydediciye sahip versiyonu.
CRT (Cathode Ray Tube): Uçlarında elektron çarptığı zaman parlamak üzere ayarlanmış fosfor tabakası bulunan, böylece ekranda görüntü oluşumunu sağlayan tüpler.
DAB (Digital Audio Broadcastİng): Avrupa’da (özellikle İngiltere) FM radyo sinyallerinin yerini alması beklenen bir standarttır. Bu yayın türü sayesinde, hem data hem de ses DAB uyumlu yazılımlar vasıtasıyla iletilebilmektedir.
DAC: CD’deki dijital verileri analog ses sinyallerine çeviren bir teknoloji.
Disc2phone: CD parçalarının, herhangi bir çevirme işlemi gerçekleştirmeden doğrudan telefonunuzda çalmasına imkan veren teknoloji.
DivX, XviD: DVD kalitesinde bilgisayarda film izlemenize olanak sağlayan bu format son dönemde gittikçe yaygınlaşmakta. Bu sistemi destekleyen DVD oynatıcılarda piyasalarda bulunabilir.
DLNA (Digital Living Network Alliance):
Ev içersindeki ağlarda kullanılan ve farklı firmalar tarafından üretilen elektronik cihazların bir standart dahilinde üretilip birbirlerine uyumlu hale getirilmesini amaçlayan birlik.
DLP (Digital Light Processing): Video görüntülerini – her biri bir piksele karşılık gelen, binlerce minik aynadan yansıtarak ışık kaynağı olarak kullanan projektör teknolojisi.
DMB (Digital Multimedia Broadcastİng): Avrupa’da (özellikle İngiltere) FM radyo sinyallerinin yerini alması beklenen bir standarttır. Bu yayın türü sayesinde, hem data hem de ses DAB uyumlu yazılımlar vasıtasıyla iletilebilmektedir.
Dolby Digital: 5.1 hoparlör sistemiyle bütün ses efektlerinin ve frekansların ayrı ayrı hoparlörlerden dağıtımı için Dolby firması tarafından geliştirilmiş ses sistemidir.
DRM (Digital Rights Management): Windows’un, seçmeli ve aboneliğe özel içerikleri bilgisayar, taşınabilir aygıt veya ağ aygıtlarında yürütmek üzere korumayı ve güvenle dağıtmayı olanaklı kılan esnek bir platform.
D-pad: Konsollarda kullanılan baş parmak oyunda sağa sola, aşağı yukarı ve diagonal hareket etmemizi sağlayan düğme.
DSLR: Dijital SLR makinelerin kısa adı.
DVD-RAM: Sabit disk teknolojisi benzeri bir teknoloji sayesinde üzerine ayrı bir yazılım kullanılmadan yazılan DVD’lere verilen genel ad. Kameralar ve yedekleme ünitelerinde rastlanıyor.
DVI (Digital Video Interface): DVD oynatıcı ve diğer HDTV elemanları gibi, bir video kaynağını HDTV ya da HDTV monitörüne bağlamak için kullanılan bir dijital arayüzdür.
DVI-D: Sadece dijital sinyalleri destekleyen DVI bağlantısı.
DVI-I: Hem analog hem dijital sinyalleri destekleyen DVI bağlantısı.
E-Ink: Elektronik mürekkep görüntüleme teknolojisi. Kağıttan okur gibi rahat okuma tecrübesiyle herhangi bir zamanda ve herhangi bir yerde bilgiye erişme olanağı sağlar.
EDGE: 2G ve 2.5G cep telefonlarının daha hızlı veri transferi yapmasını sağlayan bir tür kodlama sistemi.
EPG (Electronic Program Guide): Ekranda TV programını görebilmemizi sağlayan uyg.
Face Detection: Kompozisyondaki insan yüzleri üzerinde otomatik olarak netleme ve pozlama sağlayan teknoloji.
Face Index; Bütün gün yaptığınız video çekimleri içinde sürekli bir çekimin bir sahnesinde yer alan kişilerin görüntülerini aramayı kolaylaştıran teknoloji.
Firewire: Apple tarafından geliştirilen, bilgisayara ve çevre ürünleri bağlanmada kullanılan yüksek hızlı arayüz bağlantısı.
Flash Memory / Flash Hafıza: Bir güç kaynağına ihtiyaç duymadan bilgi depolayan, silinip tekrar yazılabilen bir hafıza cinsi. Özellikle hafıza kartlarında ve USB flash disklerde kullanılır, fps: Saniye başına çekilen kare sayısı.
Freeview Tuner: Dijital karasal kanallara geçiş sağlayan alıcı.
GarageBand: Apple’ın her Mac’i bîr dijital stüdyoya dönüştürmesini sağlayacak yazılım.
GBA: Nintendo’nun oyun makinelerinde olan Game Boy Advance’in kısaltması.
GPRS: Cep telefonu şebekesi üzerinden veri transferine olanak sağlayan bir protokol. 3G ve 2.5 G’den önce en yaygın kullanılan sistemdir.
GPS (Global Positionning System): Global yer belirleme sisteminin kısa yazımı. Uydular aracılığıyla anlık yerinizi bulmanıza olanak sağlayan bir sistem.
H264: Eşit data/saniye koşullarında MPEGA’ün tam dört katı büyüklüğünde görüntü sağlayacak olan video formatı.
HDAVI: Bu kontrol sistemi kullanıcılara birden çok video ve ses çıkışını tek bir tuşla kontrol etme şansı verir.
HDMI: Yüksek çözünürlüklü medya arayüzü anlamına gelen ve HD yayınlarının taşınmasında kullanılan yeni kablo teknolojisi.
Hi-Def (High Definition): Standart resim görüntüleme teknolojilerinin çok üzerinde kalitede resimleri saklayabilme ve görüntüleme imkanı sunan teknoloji.
Hi-Fi (High-Fidelity ): Orijinal sesi ya da görüntüyü mümkün olan en az derecede bozarak yeniden oluşturan teknoloji.
Hi-MD: Disk kapasitesi 1 GB olan, Atrac3 Plus kodlama kullanan format
HSDPA (High Speed Downlink Packet Access-
Yüksek Hızlı Veri Pakedi İndirme İmkanı): Veri almadaki transfer hızını teoride 1 k.k mbit’e gkartan iletişim standardıdır. 3.5G olarak da anılır.
IQ (Intelligent Quality): Sony’nin yeni model DVD kaydedicilerinde kullandığı bu sistem görüntü ayarlarını ve diğer uygulamaları kendi yapay zekasıyla en uygun hale getirerek kullanmanızın önünü açıyor.
iLink: Sony’nin kendi kullandığı Firewire bazlı bağlantı sistemine verdiği isim.
Intel Core Duo: Intel’İn eski İşlemcilere göre iki kat güçlü fakat aynı boyutta olan işlemcisi.
IPTV: (Internet Protocol Television) Video sinyallerinin izleyicilere geniş bantlı ağ bağlantısı
üzerinden iletildiği sistem.
iSîght: Apple’ın piyasaya sürdüğü firewire kamera
JaguarSense: Otomobile binildikten sonra kapı kollarını gizleyen sensör sistemi.
LCD (Liquid Cyristal Display): Düz panel teknolojisinde likit kristaller iki cam tabaka arasında toplanır. Geçen elektrik akımı, küçük kristallerin ışığın geçmeyecek biçimde dizilmesini sağlar. Bu küçük likit kristallerin her biri bir pikseli yaratır ve görüntü oluşur.
LED: Light emmiting dîode’un kısaltması. Üzerinden akım geçerken ışık çıkaran diyot çeşidi.
LightScrİbe: Üzerinde özel kaplama olan CD ve DVD gibi optik ortamların üzerine lazerle şekiller çizebilen teknoloji.
Line girişi: Line level seviyesinde çalışan bir giriş türü.
Line level: Analog ses kaynakları arasında aktarılan ses sinyalinin gücünü belirten bir terim.
MAME (Multiple Arcade Machine Emulator):
2000 üzerinde antik arcade oyununu emule edebilen bir yazılım parçası.
Micro SD: Standart SD kartların dörtte biri boyutundaki ve şu an için dünyadaki en küçük hafıza kartı.
NXT: NXT Fiat Panel isimli bu teknoloji, hafif ve ince hoparlör üretmeye olanak tanır.
OnShare: Internet üzerinden dosya paylaşımına izin veren ücretsiz yazılım.
OLED: Organic Light Emitting Diode’un kısaltması. Kendisi ışık üreten, LCD panellere göre iki kat daha parlak, onlardan daha ucuz ve daha az enerji harcayan, çok ince tabakalar.
Overclock: Bir cpu’yu normalde çalışması gereken saat frekansı’ ndan daha yüksek saat frekansıyla çalıştırma işlemi.
P2P: İki veya daha fazla PC arasında veri kopyası oluşturmak için kullanılan program protokolü.
Perfect Touch teknolojisi: Fotoğrafların çekildiği andaki kadar canlı görünmesini sağlayan teknoloji.
PİM (Personal Information Manager): Outlook gibi ajanda işlevi gören yazılımlara verilen isim.
PIP (Picture In Picture): ‘Resim içinde resim’ özelliği ile aynı anda pek çok kanalda ne olduğunu izleyebilir. Daha düşük enerji tüketimi kullanıcılara çok daha uzun çalışma süresi sunar.
PictBridge: Uyumlu dijital fotoğraf makinesi ve yazıcı arasında usb üzerinden direkt baskı imkanı sağlayan standardın adı.
PictureProject: Fotoğraf makinelerinde görüntülerin işlenmesi, organizasyonu ve paylaşımı gibi konularda kullanıcıya yarar sağlayan teknoloji.
Plays For Sure: Microsoft’un online müzik mağazası’ servisinin genel udi. Üzerinde ‘plays for sure’ logosu taşıyan cihazlar bu servisten çekilen herhangi bir içeriği oynatabilir.
PRAM: Flaş bellekten 30 kat daha hızlı veri transferi yapabilen yeni bit çip türü.
Pixel Plus HD: En ince detaylara kadar gelişmiş görüntü kalitesi veren teknoloji.
PVR (Personal Video Recorder): Kişisel görüntü kaydedici.
Quadband: 850/900/1800/1900 MHz’lik GSM frekanslarında çalışan cep telefonları.
QVGA: 320×240 piksel çözünürlüğe sahip ekran.
Rave Party: Kullanılmayan hangar, tren istasyonu ve fabrika gibi yerlerde düzenlenen müzikli partiler.
RGB: Kırmızı, yeşil ve mavi renklerin ilk harflerinden oluşan bu kısaltma, görüntülerin renklere bölünerek taşınmasına olanak sağlar. Bu sistem genellikle klasik görüntü kablolarından çok daha İyi bir sonuç vermektedir.
PJ45:8 adet pini olan, bir çeşit arayüz kablosu ucu.
Role playing game: Oyuncuların oynadıkları karakterlerin rollerine bürünerek birleşik bir hikaye yarattıkları oyun türü.
RSI (Repeated Strain Injury): Çok mouse/ klavye kullanan veya çok yazı yazan insanlarda görülen hastalık. El ve bilekte sızı, uyuşma veya bu eylemlerin yapıldığı zamanlarda şiddetli ağrı başlıca semptomlarıdır.
SACD (Super Audio Compact Disc-Süper Ses Birleşik Diski): Yüksek kalitede ses depolama ortamı.
Santa Rosa platformu: İntel’in 9 Mayıs 2007′de piyasaya sürülen yeni Centrino platformu.
Sat-nav (Satellite Navigation): Uydu navigasyon sistemi. Uydudan gelen sinyaller sayesinde, küçük elektronik araçların koordinatları belirlenebilir.
Scart: Euroconnector ya da Peritei olarak da bilinir. Uydu alıcıları, televizyon setlerini ve diğer görsel ekipmanları bağlamak için Avrupa’da çok kullanılan 21 pin’li bir konnektördür.
SDHC (Secure Hard Disc Capacity): 32 GB’a kadar kapasite artırımına izin veren yeni nesil SD hafıza kartı.
Series 60: Seri 60, Nokia tarafından geliştirilmiş Smartphone yazılımı platformudur. Symbian kullanan telefonlara uyumlu bir platformdur.
SmartTouch: Yüz hatları algılama teknolojisi.
Smart State: Kumandayla kontrol ettiğiniz cihazların açık olup olmadığını algılayan teknoloji.
Solid-State Bellek: Sıradan sabit disklerin aksine hareketli parça bulundurmayan, yüksek başarımfı, tak ve çıkar depolama alanı.
Shuffle: Bir playlist’teki parçalan karışık olarak çalma özelliği.
SLI desteği: İki adet PCI Express ekran kartını aynı anda çalıştırabiliyor.
Splendid Video Intelligence: İnsan gözünü yormadan titreşimli görsel görünümler sağlamak için ince ayarlanmış resimler elde etmeyi sağlayan teknoloji.
SRS: TruSurround teknolojisi, ekstra hoparlör ve cihaz eklemeden, Dolby Surround, Digital 5.1, Dolby Pro Logic veya DTS gibi çoklu kanal formatlarının avantajını sunar. TruSurround; etrafınız hoparlörler ile çevrili izlenimini verir.
Subwoofer: Bas ses üretimi İçin sol ve sağ kanallardan beslenen düşük frekanslı hoparlördür.
Symbian: Psion, Nokia, Ericsson ve Motorola markalarının ortaklaşa kurduğu, farklı markalardan telefonların birbirleriyle uyumunu saplamak amacıyla onlara ortak işletim sistemi üreten firma.
Scratch: Plağı pikap üzerine hızla çevirerek değişik ses efektleri üretmek.
Stylus: Cep telefonlarının ya da avuçiçi bılgısayarların dokunmatik ekranlarını kullanmaya yarayan özei plastik çubuk.
TalkThrough: Kulaklıklarınızı çıkarmadan çevrenizdekilerle iletişim kurabilmenizi sağlayan özellik.
Time Slip: TV’den kayıt yaparken kayıt yaptığınız programın kaydedilmiş kısımlarını veya aynı disk üzerinde kaydedilmiş başka bir programı izlemenize imkan sunan teknoloji.
TMC: Trafik mesaj kanalı bilgileri.
TransFlash: TransFlash miniSD yapısına dayanan yeni nesil cep telefonları i çin geliştirilmiş ultra küçük s,bir üründür. TransFlash özellikle kişisel bilgilerin TransHcsr. destekli telefonlar arasında transferi için üretilmiştir.
Triband: 900/1800/1900 MHz’lik GSM frekanslarında çalışan cep telefonları.
Triport kulaklık: Kulak kepçelerini belirli frekanslarda havalandırarak İçindeki küçük kompakt hoparlörün etkisini artıran teknoloji.
Tuner: TV yayınlarının alması için cihazlara eklenen parçalara verilen genel ad. Bilgisayar ekranları tuner sahibi olmadığı için TV yayınlarını oynatamazlar.
UMD disk (Universal Media Disc): Sony’nin ürettiği 60 mm’lik 1.8 GB kapasiteli disk.
UMPC (Ultra-mobile PC): Microsoft, Intel ve Samsung tarafından geliştirilen, tablet PC’Ierden daha küçük, ultra portatif kişisel bilgisayarlar. Windows XP Tablet Edition kullanırlar.
USB (Universal Serial Bus): Son dönem elektronik cihazlarda bulunan bağlantı standartıdır.
VBR (Variable Bit Rate): Sesin bit değerini ayarlayan ve böylece daha az yer kaplayan
ama daha iyi ses kalitesine sahip ses dosyaları yaratmaya yarayan teknoloji.
WEP: Kablosuz ağlar için kullanılan bir güvenlik protokolü.
WMA: Windows medya oynatıcının ses dosyalarını sakladığı formata verilen ad.
WXGA: ‘Wide Extenden Graphics Array’in kısaltması. 16:9 çözünürlük destekleyen bir görüntü standardı.
VGA: VGA/SVGA girişli televizyonlar bilgisayar uyumlu dizayn edilmiştir. Bu girişler bir bilgisayardan sinyal kabul edebilir ve bilgisayar monitörünün görüntüleyebileceği resmi aynen gösterir.

VoIP (Voice over IP): Internet üzerinden telefon görüşmesi imkanı sağlayan teknoloji.
Wi-Fi: “Wireless Fidelity” kelimelerinin kısaltması olup kablosuz bağlılık veya kablosuz bağlantı anlamına gelir.
Widget: Düğme, açılır menü vs… gibi pencere bileşenlerine verilen isim.
Windows XP Tablet Edition: Tablet PC’Ierde kullanılan, dokunmatik ekran ve el yazısına uyumlu Windows işletim sistemi.

Demir Para Yapımı

Paranın nasıl yapıldığını merak edenler için, discovery channell'in yaptığı bir belgesel.

Fotoğraf Çekim Teknikleri

Günümüz dünyasında amatör fotoğrafçılık çok farklı bir hal aldı. Artık birçok insan d-slr veya slr fotoğraf makinesi edinebiliyor ve amatör fotoğrafçılıkla uğraşıyor. Kaliteli fotoğraflar çekmek elbette bir bilgi birikimi ve deneyim gerektirir fakat siz de bazı fotoğraf çekim teknikleri öğrenerek, sandığınızdan daha güzel işler çıkarabilirsiniz. Bu yazıda fotoğraf çekim tekniklerine genel çerçeveden bir bakacağız. Unutmayın, kaliteli fotoğraflar çekmenin sırrı, anı yakalamak ve kompozisyonu iyi oluşturmaktır. Çekim teknikleri yalnızca eserinizi daha kuvvetli kılar. Farklılığınızı tekniğiniz ile birleştirip ideal fotoğraflara kavuşabilirsiniz.

PORTRE ÇEKİMİ

Fotoğrafçılığın başrolünü paylaşan portre fotoğraflarını çekerken arka fonun olabildiğince sade olmasına özen göstermeniz gerekir. Etrafta dikkat dağıtacak objeler varsa, diyaframı açık tutarak örneğin f2.8 gibi bir değerde netliğin sadece konu üzerinde olmasını sağlarız. Arka fon flu olur ve dikkatimiz konu dışına çıkmaz. Netlik özellikle gözlerde olmalıdır, gözler insan ruhunun en iyi yansıtıcılarıdır. Portre fotoğraflarında diğer önemli bir konu da, yüzün bize ne ifade etmek istediğidir. Bu; duruş, bakış ve insan yüzünün çeşitli durumlarından güzel kareler yakalamamızı sağlar.

Konuyu kadrajın soluna koymamız fotoğrafın içine girmemizi sağlar, genişliği ve boşluğun büyüklüğünü gösterir. Konuyu kadrajın sağına koymamız ise fotoğrafın dışında olmamızı sağlar ve konuyu fotoğraftan çıkma isteği uyandırır. Tabii ki bunlar standartlaşmış kelimelerden ibarettir. Kompozisyonda farklılığı oluşturup, güzellik yaratacak olan sizlersiniz. Eski zamanlarda fotoğrafın insan ruhundan bir kısmını sakladığı söylenirdi. Belki de haksız bir ifade değil bu. Bir portre fotoğrafında gözleri dolmuş bir kişinin neler düşündüğünü, neden üzgün olduğunu sormuyor muyuz? Ayrıntılar, sadelikte gizlidir.

MAKRO ÇEKİM

Objektiflerimiz bize her zaman birbirinden farklı fotoğraflar elde etmemizi sağlar. Bunu sağlayan öğelerden biri de makro (yakın) çekimdir. Normal 50 mm objektiflerimiz bize 45 cm'den önceki objektifleri netlememize olanak sağlamazken, makro objektifler, bir böceğin ayaklarında olan tüyleri dahi görmemize, odaklamamıza imkan tanır. Tele objektifler ile de makro etkisi yaratabiliriz. En ince ayrıntısına kadar fotoğraflar ancak makro çekimlerle elde edilebilir. Bunun zorluğu da ideal odak değerine ulaşabilmekte yatar.



Hareketli konularda ve makro çekiminin zorluğundan kaynaklanan el titremelerinde olabildiğince dikkat etmemiz gerekmektedir. Bir lalenin fotoğrafını çekiyorsak, rüzgarın çekimi bozmaması için bunu engellememiz ya da kanatlarını oynatsa bile sabit çekmek istediğimiz kelebek için enstantanenin 1/1000 gibi yüksek değerlerde olması gerekebilir.

TERS IŞIK ( SİLUET) ÇEKİMİ

Ters ışık tekniğinde ışığı, fotoğraf makinesinin arkasından ya da yanından almayacağız. Onun yerine ışığı fotoğraf makinesinin önüne alarak, araya da çekeceğimiz objeyi yerleştirerek çekim yapacağız. Fotoğrafa farklı bir hava katıp konunun siyah çıkmasını ve etrafının ışık hüzmeleriyle oluştuğunu göreceksiniz. Fotoğraflarla, ışık ve gölge oyunlarından oluşan bir tiyatro oyunu çıkarabiliriz. Silüet fotoğraflarda konunun detayları belli olmazken bazen en güzel fotoğraflarımızı bu yöntem ile elde ederiz.




MANZARA ÇEKİMİ

Kendini doğaya kaptırıp, ışık, renk, ton, kompozisyon ayarlarını da hazırlayıp manzara fotoğrafı çekmek, bir fotoğrafçı için kaçınılmaz bir durumdur. Manzara fotoğrafı çekmek isteyen kişi doğaya bağlıdır. Bulutlu bir havanın, sisin ya da yağmurlu bir havanın fotoğrafını çekmek ancak bu koşulların kendiliğinden oluşmasına bağlıdır. Fotoğrafçı kendiliğinden oluşan bu görüntülerden istediği etkiyi ve ifadeyi veren anı yakaladığı zaman fotoğraf oluşabilir. Bu nedenle, manzara fotoğrafı çekmek isteyen kişinin öncelikle iyi bir gözlemci olması gerekir. Her fotoğrafta olduğu gibi manzara fotoğraflarında da ilgi odağı vardır.
 
Gerek güneş ışığından renklere bürünmüş bulutlar, gerek dağın cephesi, gerekse bir ovada tek başına duran bir ev. İlgi odağımızı özenle seçip onu en iyi yere konumlandırmamız, kompozisyonu en iyi şekilde göstermemiz gerekmektedir. Çekimlerde genellikle 50 mm’lik veya 35 mm’lik geniş açılı objektifler kullanılır. Tabii bu objektifleri kullandığımızda geri plandaki konular fotoğrafta küçük yer kaplayacaklardır. Manzara fotoğraflarının çekiminde düşük enstantene kullanmamız, alan derinliğini arttırmamız için kısık diyafram kullanmamıza imkan sağlayacaktır.
 



Filtreler manzara fotoğrafçılığı için oldukça önemlidir. Gökyüzündeki bulutların fotoğraf üzerindeki etkisini arttırmak ya da fotoğrafımızı U.V. ışınların etkisinden olabildiğince engellemek için filtre kullanmamız gerekebilir. Fotoğrafımıza konulan çerçeve, manzara fotoğraflarını daha etkili bir hale gelmesine olanak sağlayacaktır . Kompozisyona uygun bir çerçeve seçmek bu yönden önemlidir.
 
GÜN DOĞUMU VE BATIMI ÇEKİMİ

Özellikle bahar ayları, gün doğumu ve gün batımı fotoğrafları çekmek en uygun dönemdir. Çünkü bu dönemde güneş ışınları yatay olarak gelir. Fotoğrafta önemli olan, gün doğumunu anlatmak değil, önemli olan gökyüzüne örtülmüş karanlığa meydan okurcasına güneş ışıklarının bulutlar ya da gökyüzü üzerinde bıraktığı izlenimdir. Renk değişimlerinin, fotoğraf üzerindeki ahengini yakalamaktır. Güneş doğmadan ya da güneş batmadan on beş dakika öncesinde en güzel renkler doğaya yayılmaya başlar. Bizim de en iyi fotoğraflarımızı bu zaman içinde çekmemiz gerekmektedir. Pozometreden değer alırken güneşi çerçeve dışında tutarak, bu bölgenin parlaklık değerine yakın bir noktadan değer almamız gerekir.
 
Eğer güneş kadraj içinde olursa pozometre, güneşten gelen ışınların hepsini toplayarak bize olması gerekenden daha yüksek değerler verecektir ve bu değerlerde çekilen gün batımı fotoğrafları yetersiz pozlandırıldığından fotoğrafın büyük bir kısmı daha karanlık çıkar. Genellikle gün batımı fotoğraflarında 1/30 enstantene ve f11 diyafram gibi değerler en uygun değerlerdir. Tabii ki bu hava koşullarına da bağlıdır. İyi bir gün batımı ya da gün doğumu fotoğrafı çekmek istiyorsak ölçülen değerlerde, bir alt ve bir üst değerlerde fotoğraf çekmemiz, birkaç poz harcamamıza neden olsa da, güzel bir fotoğraf elde etmemizi sağlar.




Bulutların hareketini özenle takip etmeli ve en uygun pozu kaçırmadan biraz sabır göstermemiz gereklidir. Güneşin yoğun ışığından dolayı fotoğrafın patlamış gibi durmasını engellemek için, gerekirse değişik bakış açılarıyla güneşin kadrajdaki yerinin önüne bir obje koyulmalıdır. Böylece objenin ters ışıktan dolayı karanlık çıkmasını sağlayabiliriz. Bu sayede çok güzel ters ışık fotoğrafları elde etmemiz mümkün.
 
GECE ÇEKİMİ VE GÖKYÜZÜ FOTOĞRAFÇILIĞI

Karanlığın içinden çıkan ışıkların oluşturduğu bir fotoğraf çekimidir gece çekimleri. Yapay ışıklarla aydınlatılmış mimari yapılar, otomobillerin far ve stop lambalarından yansıyan ışık demetleri, ayın üzerimize bıraktığı parlaklık, yıldızların göz alıcı güzelliği gece çekimini ilginç ve güzel kılan örneklerdendir. Gece fotoğrafı çekmek için kesinlikle bir tripota (üç ayak) ya da makinemizi sabitleyebileceğimiz ekipmana ihtiyacımız vardır. Enstantenenin en düşük değerlerinde yapılan çekimler gerek yirmi saniyede gerek saniyenin yarısında gerekse de bulb modunda, yani istediğimiz sürece enstantene perdesini açık tutabileceğimiz modda fotoğraf çekimleri olacaktır. Gece fotoğraflarında ışık yetersizliğinden dolayı mutlaka uzun poz sürelerinin verilmesi gerekir. Eğer uzun poz süresi vermek istemiyorsak, ışığa duyarlı yüksek ISO değerleri (800 veya 1200) kullanılmalıdır. ISO değerini yükseltmemiz noise (gürültü) denilen fotoğraf hatasına neden olur. Fotoğrafın bazı yerlerinde küçük noktalar halinde lekeler görülür.
 
Gece fotoğrafı için en uygun zaman güneşin batışından birkaç saat sonraki zamandır. Daha geç saatlerde gökyüzü gereğinden fazla kararacağından, fotoğraf karemizdeki gökyüzü gereksiz bir boşluk olarak görülebilir. Ayrıca gecenin ilerleyen saatlerinde evlerdeki ışıklar kararacağından, canlı bir şehri ölü bir şehir gibi görüntüleyebilirsiniz.
 

Gece fotoğraflarında meydana gelen ilginç görüntülerden biri de havai fişek gösterilerinde çekilen fotoğraflardır. Havai fişeklerin görüntüsünü yakalayabilmek için makinemizi tripoda yerleştirir, anı kaçırmamak için makineyi (P) otomatik moduna alır ve gösterileri dikkatle izleyerek patlamanın en çok olduğu bölgeye makinemizi döndürerek deklanşöre basarız. Bulb modunda perdeyi uzun süre açık bırakırsak , havai fişeklerin ard arda patlamasıyla ilginç görüntüler elde edilebilir.
 
En zor çekimlerin başında gelen gökyüzü fotoğrafçılığına (astrofotoğrafçılık) geldi sıra. Dünyanın kendi etrafında dönmesiyle birlikte, çekilen yıldız fotoğraflarında, uzun süreli perde açıklığında yıldızlar hareket ediyormuş gibi gözükür ve arkalarında hareket yolunun izini bırakır. Yıldızın canlılığı kaybolur. Eğer hareket istemiyorsak, fotoğraf makinesini takip motoruna bağlamamız gerekir. Böylece dakikalarca pozlama yapılsa bile yıldızın netliği bozulmaz, canlılığı kaybolmaz ve gözle göremeyeceğimiz yıldızların hatta bulutsuların bile fotoğrafını çekebiliriz. Fotoğraf makinemizi bir aparat ile teleskopa bağlama imkanımız da var. Bu sayede çok daha uzakları fotoğrafımıza yakınlaştırma imkanı sağlıyabiliriz.
 
Bu anlattıklarım, iz olmadan çekimler içindi ama yıldızların yol izini bırakmış halleri de fotoğrafta güzel duruyor. Yıldız yağmuru gibi durmasını istiyorsak, kadraja belli bi alan gökyüzü belli bir alan dağ, ev gibi bir obje koymalı ve makinemizi yaklaşık 10-15 dakika boyunca pozlamalıyız. ISO değerinin 800’den yukarıda olmamasına özen gösterin yoksa fotoğraf çok gürültülü olur. Ring tarzı fotoğraf için ise kutup yıldızı bulunur ve odak noktası olarak seçilir. Ne kadar çok pozlarsanız o kadar çok tam daire şeklini elde edebilirsiniz. Yaklaşık olarak 30-45 dakika ideal süredir. Fotoğraf çekeceğimiz alanın, olabildiğince ışık almayan, şehrin dışında ve mümkünse yüksek yerlerde olmasına önem gösterilmelidir. Astrofotoğrafçılık sabır, emek ve bol çekim isteyen bir tarzdır (Benim gibi bazıları ring fotoğrafı çekerken uyuyakalabilir).
 

HAREKETLİ KONU VE PAN

Enstantene makinenin perdenin açılıp kapanma süresiyle, diyafram ise film üzerine düşücek ışık miktarını kısılıp açılması ile ayarlamamızı sağlayan, fotoğraf makinesinin çarklarının en önemli dişlileridir. Hareketli bir konuyu durağan ya da durağan bir cisme hareket katmak tamamen elimizde. Eylemsizlik kuramını belki de bozabilen tek makine fotoğraf makinesidir. Düşük bir enstantene kullanarak hareket halinde olan konunun fotoğrafları çekilerek harekete dinamizm katılabilir. Düşük enstantenede, hareketin olmadığı ya da yavaş olduğu kısımlar net, hareketin hızlı ya da çok olduğu yerler ise dinamizm kazanmış bir şekilde fotoğraf üzerine iz bırakacaktır. Örneğin bir şelalenin fotoğrafı 1/500 ve üzeri enstantene değerlerinde çekildiğinde, havada su tanecikleri dondurulurken 1/30 ve altındaki enstantene değerlerinde aralıksız bir bütün olarak akan bir kütle görünümü elde edilir. Durağanlığı ya da dinamizmi fotoğrafa katacak olan zamanı elinde tutan enstantene ve enstanteneyi kontrol eden fotoğrafçıdır.
 
Hareket demişken, eğlenceli olan panning (tarama) yöntemini unutmamak gerekir. En değişik ve fotoğrafı çekerken en çok aksiyona gireceğimiz fotoğraf çekim tekniğidir panning tekniği. Tarama yapacağımız konunun hareket hızının, enstantene ile orantılı olması panning tekniği için en önemli husustur. Portre fotoğrafı gibi bu teknikte de arka plan, konuyu olumsuz etkileyen öğelerin olmamasına, olabildiğince sade olmasına dikkat edilmelidir. Pan için en uygunu monopot olacaktır. Fakat imkanımız yoksa, fotoğraf makinemizi olabildiğince titretmemeye çalışmalıyız ve konunun hareket yönüyle aynı, onun hızına yakın hızda hareket ederken, deklanşöre basmalıyız. Makine konuyla birlikte hareketine devam ettirilir. Perde açılıp kapandıktan sonra koşturmamız bitmiş, fotoğrafımız da çekilmiş olacaktır.
 



Konu içerisindeki hareketin dondurulması, enstantene değerinin yükseltilmesi, film üzerine düşecek ışık miktarını azaltacağından, yeterli ışık miktarını sağlayabilmek için diyafram değerinin azaltılması yani diyaframın açılması gerektiğini unutmayalım. Bu teknikte iyi fotoğraflar çekebilmemiz için sık sık deneme yapmamız gerekebilir. Onca fotoğrafın ardında bir yorgunluğu üzerimizden alacak, fotoğrafçıların vazgeçilmezi çayımızı içmenin zamanı geldi herhalde.
 
Standartlar anlatılır. Öğrenmenin en iyi yolu standartı bilmek, yavaş yavaş farklılığı yaratmaktır. Otuz kişilik fotoğraf gezilerinde olsanız, otuz kişi de aynı konuyu çekiyor olsa bile kadrajınız, bakış açınız, fotoğraf makinenizi kullanışınız, farklılıkları doğurur ve hiçbir fotoğraf bir diğerine benzemez. Her fotoğrafın anlatmak istedikleri vardır, yeter ki görmesini bilelim, isteğimizi kaybetmeden tekrar tekrar deneyelim.